anasayfagezisergiolaylarunlulernostaljifotosakasihirligazetebiyaografi

Abant
Acarlar Gölü
Adatepe
Adana
Adrasan
Afyon-Gazlıgöl
Ağva
Akçakoca
Akçay
Akyaka
Alaçatı
Alanya
Altınoluk
Altınova
Amasra
Amasya
Anadolu Feneri
Anadolu Kavağı
Anamur Bozyazı
Ankara
Antalya
Aphrodisias
Armutlu
Assos
Avşa Adası
Ayaş
Ayvalık
Babakale
Bafa Gölü
Bandırma
Bağırganlı
Balıkesir
Bayramoğlu K.C
Belek-Kurşunlu
Bergama
Beşkardeş
Beykoz
Beynam-Köprü
Beypazarı
Bilecik-Söğüt
Bodrum
Bolu-Gölcük
Bozburun
Bozcaada
Bördübet
Burgazada
Bursa
B.Kemikli Burnu
Büyükçekmece
Cumalıkızık
Cunda Patriça
Çanakkale
Çandarlı
Çamlıdere
Çayağzı
Çıralı-Olimpos
Çiftlik-Bayır
Çiftlikköy
Çilingoz Yalıköy
Çomakdağ K.
Çorum
Çökertme
Dalaman
Dalyan
Datça
Demre-Myra
Denizli
Devrek
Didim
Dikili
Dilek M.P Karine
Dim Çayı
Diyarbakır
Domuz Çukuru
Düzce
Eceabat
Edirne
Efes Antik Kenti
Eğirdir
Ekincik
Enez
Erdek-Kapıdağ
Erikli
Ermenek
Eskihisar
Eskişehir
Fethiye
Finike
Foça
Garipçe Köyü
Gazipaşa
Gebekum
Gedelek Köyü
Gelibolu
Gerede-E.tepe
Geyikli-Dalyan
Gideros Koyu
Göcek
Gömbe Yaylası
Gökçeada
Gölcük-Birgi
Gölyaka Kardüz
Göynük

Gümüşlük
Gümüştepe
Gelibolu Güneyli
Güney Şelalesi
Güre
Hatay
Hayıt B. Knidos
Heybeliada
Hisarönü
Hurma Sahili
Ihlara Vadisi
Ildırı - Erythrai
Ilıca-Şifne
İassos
İçel (Mersin)
İğneada
İnbükü Koyu
İstanbul
İzmir
İznik
Kalkan Kaputaş
Kalkım Kazdağı
Kapadokya
Kapuzbaşı
Karaburun
Karagöl Taşlıca
Karamaka
Kaş-Kekova
Katrancı Koyu
Kayaköy
Kaynaşlı Topuk
Kazdağı-A.Dere
Kefken-Cebeci
Kemaliye(Eğin)
Kemer-Olimpos
Kemerburgaz
Kerpe
Kınalıada
Kırkpınar S.Gölü
Kıyıköy
Kızılcahamam
Kilyos
Koçarlı-Cincin
Konya
Kömür Limanı
Köprüçay
Köyceğiz.G
Kula
Kumburun
Kuşadası-Çine
Kuşça Beldesi
Küçükkuyu
Kütahya
Labranda
Maden Deresi
Mandalya Körfz.
Manyas Gölü
Mardin
Marmara Adası
Marmara Ereğli
Marmaris
Maşukiye
Mazı
Meke Gölü
Milas Euromos
Mudanya
Mudurnu
Mürefte
Nallıhan
Nazarköy
Nemrut Dağı
Orhaniye
Ortahisar
Oylat-İnegöl
Oymapınar
Ölüdeniz
Ören
Patara-Kınık
Phaselis
Polonezköy
Poyrazlar Gölü
Prens Adaları
Rumeli Feneri
Safranbolu
Saitabat Şelale
Saklıkent
Salda Gölü
Samandere Ş.
Sandras Dağı
Saraylı Köyü
Sarıgerme
Saros Körfezi
Selçuk-Efes
Selimiye
Sığacık
Side-Manavgat
Silifke-Y.Koyu
Silivri
Sinop-Gerze
Sivas Divriği
Soğanlı
Sokakağzı
Söğüt
Sultaniye
Suuçtu Şelalesi
Sünnet-Sülüklü
Spil Dağı M.P.
Stratonikaie
Şile
Şirince
Tahtakuşlar K.
Taraklı-Çubuk
Tarsus
Taşkale
Taşucu
Tekirdağ
Terkos Gölü
Tire
Tokat Zile
Trabzon
Trilye
Truva
Türkbükü
Turunç
Uçmakdere
Uluabat Gölü
Uludağ
Umurbey
Urfa-Harran
Urla Karaburun
Uşak
Uzunkum İbrice
Uzunya Dalia K.
Üçağız Kaleköy
Varda Köprüsü
Yalancı Boğaz
Yalıkavak
Yalova
Yalvaç
Yedig
öller
Yeniköy Köyü
Yenipazar
Yenişehir
Yeşilyurt
Yörük Köyü
Zekeriyaköy



GEZİYORUM
Koçarlı / Cincin Köyü
Bir Kalesi, Bir kulesi ni görmek, bir de pidesini yemek, Koçarlı’ya gitmek için yeterli sebebiniz olabilir.



Aydın baharı erken karşılayan illerimizden biri, Mart ayında diğer yerlerde papatyalar, çimenler yeni yeni boy gösterirken Aydın’a bağlı ilçelerden Koçarlı ve çevresinde tabiat epey yol almış.
Kuşadası, Aphrodisias, Söke, Çine kimi deniz kenarı kimi antik kent özelliği kimi geçiş noktası olma özelliği nedeniyle kendini bir şekilde duyurmuş. Bir de içerde kalıp gizli güzelliklere sahip olanlar var ki onları bir vesile bulup giderseniz ancak keşfedebiliyorsunuz.
Şimdi İzmir otobanından Aydın’da çıkıyor, il merkezine 22 km uzaklıkta bulunan Koçarlı istikametine doğru İncirliova’ya 10 km dönüyor, Koçarlı ilçesine girmeden önce sola ayrılıp, Cin Cin Köyüne uğruyoruz.
Gidiş geliş asfalt yol tarım alanları arasından kavislerle ilerliyor ve birinci değil, çınar gölgeli ikinci kahvenin yanından Cincin Köyüne doğru kıvrılıyoruz.
Etrafınız yemyeşil halılar serilmişçesine göz okşayan renklere bürünmüş, kır çiçekleri coşmuşta coşmuş. Hava derseniz nefes almayı unutturacak kadar hafif ve temiz, doğa parfümü yüklü.
Köy ismi gibi gizemli, gençler kentlere çalışmaya gittiğinden köy meydanında ki kahve, orta yaş ve üstü beylerin mekânı olarak kalmış görünüyor. Biz köy meydanına girmeden sola mezarlığın üst tarafından devam ediyor ve kaleye ulaşıyoruz.

Cincin Köyü ve Kalesi
Cincin Kalesi, Cihanoğulları’nın güvenliğini ve çevre üzerindeki ekonomik denetimini sağlamak amacıyla 18. yüzyılda yaptırılmış. Osmanlı Devri Ayanlık dönemi yapısı olan kalede güneyde kalan ve terasla düzayak olan köyün anayolundan giriliyor.
Köyün ilkokulunun kapısından geçiyor diğer kapısından çıktığınız zaman kendinizi Cincin Kalesinin üstünde buluyorsunuz.
İlkokul, kalenin tam ortasına yapılmış, etrafta çit amaçlı taş örgü bir metrelik duvarla çevrili, tek katlı birkaç yapı, kullanılmayan bir köy evi ve fırını, özgürce büyümüş hatta topraktan adeta fışkırmış bitkilerden ve birkaç iç kale duvarından, basamaklardan başka kaleyle ilgili pek bir şey göremiyorsunuz.
Moloz taş malzeme ile inşa edilmiş olan kalenin bir bölümü üzerinde de hamam yapısı kalıntıları bulunuyor.
Kalenin görkemli görünüşü dış çevresinde yapacağınız turda kendini daha fazla belli ediyor. Surlar, kale bedenleri, yıllara meydan okuyan sağlam yapı, mimari özellikleri nedeniyle başka kalelerden farklı bir izlenim bırakıyor. Bazı bölümleri hayvan damı, barınağı olarak kullanılan, bazı bölümleri yağıştan yıkılan Cincin kalesi, biraz temizlik çalışması, biraz çevre düzenlemesiyle bölgeye gelen turistler için yeni bir ziyaret noktası kazandırılabilir potansiyele sahip.


Kale etrafında yapacağınız küçük turda, vadiyi ve kale çevresine kurulmuş, karakteristik bacalara sahip köy evlerini, köy yaşantısını, meyve bahçelerini, güler yüzlü, yardımsever, aydın köy halkını ve köy camisini görebiliyorsunuz. Ziyaretiniz Cuma öğlen saatine rastladıysa ezan okunan mikrofonlardan yayınlanan Cuma vaazını da caminin uzaklarından bile dinleyebiliyorsunuz.
Kent yaşantısından sıkılıp köy yaşantısına özlem duyanlara ilaç gibi gelebilecek kısa köy gezisi sonrasında baş döndürücü botanik kokusu arasından Koçarlı’ya giriş yapıyoruz. Klasik tarzda, olmazsa olmaz binalar, apartmanlar, kurum binaları arasında geldiğimiz merkezi noktada heykel figürlerden oluşan bir kompozisyon etrafında mor salkım çiçekler açan bazı büyük ağaçlar, park üniteleri, ferah geniş alan beğeninizi kazanıyor. Yardımsever kibar yerleşik halk adres sorduğunuz zaman yardımcı olmak için birbirleriyle yarışıyor, gönüllü rehberlik bile yapıyorlar. Meydanda tam karşınıza gelen cami ise estetik zarif mimarisi konumuyla dikkat çekiyor.


Cincin Kalesi Tarihi
Bir dönem Aydın çevresinde hâkimiyet kurmuş iki aileden biri olan Cihanoğulları ailesinin yaptırdığı kaleye yöre halkı kaleyi Cincin Kalesi olarak anıyor. Surlarla çevrili kalenin Kanuni Sultan Süleyman döneminde yapıldığı belirtiliyor. Rodos seferi dönüşünde bölgede konaklayan Kanuni Sultan Süleyman, kendisine gösterilen konukseverliği hoşnut oluyor ve ödüllendirme amacıyla kalenin yapılmasına izin vermiş. Aşirette o gece doğan erkek çocuğa da Kanuni tarafından Cihan adı verilmiş. Ve ona Beşparmak Dağlarından başlamak üzere Çine Çayı ve Sarıçay arasında kalan ve Büyük Menderes Nehri'ne kadar uzayan araziyi bağışlamış. İlerleyen dönemlerde bu aşiretten Cihanoğulları diye söz edilmeye başlanmış. Kalenin yapımında, Mazın Dağı’ndan getirilip elden ele taşınan taşlar kullanılmış. Cihanoğulları, o dönemde bölgedeki tarımsal üretim ve ürün ticaretini denetlemeden sorumluymuş. Cihanoğulları, böylesine büyük bir yapı inşa ettirerek, ailenin güvenliğini ve çevredeki kontrolü sağlamış. Cihanoğulları sadece kale yapmakla kalmamış birçok cami de inşa ettirmiş.

Koçarlı Cihanzade Mustafa Bey Camisi
Anadolu camileri arasında bambaşka özelliklere sahip camii, tarihi ve günümüze dek bu denli yıpranmadan gelebilmiş olması ayrıca hayranlık duymanıza neden oluyor.
Çarşı camisi de denen ve Cihanzade Mustafa Bey tarafından yaptırılan 18.Y.Y. izlerini taşıyan camiye geniş ve tertemiz bir avludan giriyorsunuz. Kabartma figürlerle bezenmiş tertemiz mermer panellere yerleştirilmiş musluklar çokgenli dairesel biçiminde oluşturulmuş. Çeşmenin her iki yanından basamakları çıkarak cami kapısına geldiğinizde bu defa tarihin görgü tanığı olabilecek oyma işlerle bezenmiş yekpare ceviz ağacından yapılma iki kanatlı bir kapıdan içeri giriyorsunuz.
Kapı tokmağı ve anahtarı devasa boydaki kapı kilidi ise hala çalışıyor. İç mekânda yine ayni zariflikte oyma ağaç süslü minber karşınızda yer alıyor. Minberin her iki yanında ayaklı antika saatler bulunuyor. Hutbe okunan basamaklı çıkışın her iki yanı, çeşmelerde gördüğümüz kabartma figürler görülenle aynı tür mermerlerle kaplanmış. Yakın zamanda konunun uzmanları tarafından ciddi bir restorasyon geçirmiş camide mermerler, taşlar tazyikli hava ile esere kimyasal madde kullanılmadan veya zarar verecek harabiyete sebep olmayacak yöntemlerle temizlenmiş.
Camiyi diğerlerinden farklı kılan özelliği ise tavan kubbesi ve kubbenin eteklerine yapılan sanat eseri resimler, çevreyle alakalı motifler, kompozisyonlar. İzmir Birgi’de bulunan Çakıroğlu Konağını gezmiş olanların gözünde canlandırabileceği gibi, cami içine İstanbul’a bağlılığı, özlemi dile getiren boğaz yalıları, Haliç kompozisyonları resmedilmiş.



Yine yörede yetişen armut, üzüm, kavun, incir gibi meyve figürleri kompozisyonların yanlarında kullanılmış. Yıllarca üzeri sıvayla kaplanmış olan bu kubbe içi ve duvarların altında kalan resimler bir bakıma hava şarlarından etkilenmeden duvar resimlerinin motiflerin günümüze dek bozulmadan gelmesini sağlamış. Sıvalar ustalıkla, itinayla kaldırılınca da resimlere yapılan birkaç rötuşla, ortaya bu şaheser çıkarılmış. Farklı camileri görüp, namaz kılmayı, farklı camilerde ibadet etmeyi sevenler için mutlak görülmesi gereken camilerimizden biri.

Cihanzade Mustafa Bey Kulesi
Anadolu’da farklı mimariye sahip yöreler, taş evler, kâgir, kerpiç ya da ahşap sayısız mimari özellikler taşıyan evler vardır da böyle bir görünüme sahip yapıya kolay kolay değil hiç rastlanmaz. Çulhalar Caddesi no 27 de bulunan şato görünümlü, kale izlenimi veren ilginç yapı Koçarlı ve Aydın ili başta olmak üzere Türkiye için iyi bir örnek sayılabilir.

Rahatsız etmekten utana sıkıla Vesile Hanımın evinin bahçesine girip ismini seslendiğim zaman, ilerlemiş yaşına rağmen yerinden kalkıp bahçeyi gezdirdi, herkese yaptığı gibi kaleye çıkmama izin verdi, gelin olarak geldiği konakta yaşadığı anıları paylaştı. Vesile Hanım çivi çakmanın yasak olduğu kalesinin bakıma ihtiyacı olduğunu gelip gelip bakıldığını belirtiyor ama yeni bir düzenlemeyle daha fazla turist çekebileceğini de hatırlatıyor. Cami ile komşu olan yapının bulunduğu alan Cihanoğulları ailesinin son ferdi olan 90 yaşındaki Vesile Hanımın evinin bahçesinde bulunuyor.
Vesile Hanım’ın bir oğlu bir torunu var ama kendini o dönemi yaşamış, anıları taşıyan ailenin son ferdi olarak görüyor. “Ben son Cihanoğluyum” diyor. Aydın oğullarından geldiğini belirtiyor, Aydın bir kişiliği, modern bir görüşü ve kıyafeti var, hanım efendiği ağır basıyor, konuşurken karşınızda bir tarih gibi duruyor.
Dedelerinin yaptığı camileri, yapıları sayıyor. 1919 doğumlu Vesile Cihanoğlu konağa gelin olarak gelmiş. Anlatılanları aktarırken kuleli yapının müştemilatında ise eskiden bir konak varmış kızma hamamlıymış, hamamda sobadan kazara çıkan bir yangın sonucu yanıp kül olan konak eşi benzeri olmayan bir konumda olup, Birgi Çakıroğlu konağı ile eş değerliymiş diye ekliyor. Konak üç katlı 18 odalı tavanları resimlerle süslüymüş. Kayınpeder, kayınvalide, elti üç aile beraber oturuyormuş. Savaş yıllarında aile büyükleri kuleli binaya geçer, mazgallı duvarlar arasında kendilerini güvenli ortama alırlarmış. Konakla kuleli bina arasında bağlantı yolu bulunurmuş. Kuleli yapıyı Aydın milletvekili Mithat Aydın restore etmeye çalışmış, amacı kütüphane yapmakmış ama ömrü yetmemiş. Sonrada Belediyeye hibe edilmiş. Balkanlık tescilli dört katlı tarihi esere şimdilerde hiçbir şey yapılamıyor.

Koçarlı Belediyesince bir zamanlar Cihanzade Mustafa Bey Kulesine bitişik olan iki katlı evde oturanlar için, kule karşısında yeni bir ev satın alınmış, oturanları buraya yerleştirildikten sonra kulenin bakış açısı içinde bulunan ev yıktırılarak etrafının açılması sağlanmış.
Dıştan geçen parke kaplı sokaktan kuleye bakanlar öğle saatlerinden sonra kalenin yumurta akıyla yapılmış duvarlarının tüm parlaklığını görebiliyorlar. Şimdi etrafında dolaştıktan sonra kuleye çıkıyoruz.

Birkaç basamakla dar alanda ilerleyip, alçak kapıdan girdiğiniz yerde antreye açılan birkaç odacık, bir de kubbeli hamam yer alıyor. Kısa dehlizler, ince koridorlar, küçük odacıklar, minare çıkışını andıran daracık taş merdivenler, kiler ve depolar, mazgallardan gelen ışık huzmeleri ile aydınlanıyorsa da, genelde karanlık ve küçük pencereli kuleli yapı, üç kat sonrası çıkılan teras diyebileceğimiz bir sahanlıkla son buluyor. Panoramik görüş açınızda Koçarlı ilçesi, vadisi göz alabildiğince uzanıyor.
Tam tepenizde Türk bayrağı dalgalanıyor, belki de biraz bundan olsa gerek halk arasında Cihanzade Mustafa Bey Kulesine “Kale” de deniyor.
Konak yandıktan sonra yerine bugünkü bina yapılmış.
Vesile hanımda öldükten sonra mülkiyeti kültür merkezi sergi salonu, müze amaçlı kullanmak koşuluyla vâkıfa bağışlamış.

Tarihi eserlere, değerlere biraz ara verip, Koçarlı’nın dillere destan pidesinden bahsedeceğim. Ne yalan söyleyeyim aklımda hiç pide yoktu. Vesile hanımdan teşekkür edip ayrılırken “yine gelin, size pide ikram edeyim, buranın pidesi çok meşhurdur” deyince davet aklımı çeldi, başladım pideci aramaya. Kahvede oturanlara sordum buranın en iyi pidecisi hangisidir diye, pideci birkaç tane vardı hatta bunu bir pide dükkanı önünde sormuştum ama herkes ağız birliği etmişçesine Şafak Pide Fırını dediler. Kuleli binanın bir alt sokağında Pazar yeri, kahve karşısında Orta Mahalle Terzioğlu Caddesi No 36 tıda hizmet veren Şafak Pide Fırınına girdim.


İki katlı pidecinin iki girişi var, orta bölümde içi alev alev yanan fırın ve pide açılan tezgâh herkesin görebileceği orta alanda yer alıyor. Yabancı olduğumu hemen sezdiklerinden mi, yoksa Aydınlıların kendilerine güvenleri, efeliği, yardımseverliği, batıya dönük, modern görüşlerinden mi bilemem, pidecide de sıcak bir karşılama ile buyur edildim. Çeşitler kıymalı, sade, peynirli, yumurtalı peynirli, sucuklu gibi devam ediyor… Böyle durumlarda insan tüm çeşitlerden yemek, tatmak, test etmek istiyor. Öyle ya yemeden neyi tavsiye edecek, neyi nasıl yazacaksın. Bende öyle yaptım, kıymalı, yumurtalı peynirli iki çeşitlen yarım yarım olabilir mi dedim, derhal dediler. Servis elemanı bir buçuk olsun mu teklifine de hamurun açılışını, açanı, fırının güzelliğini, unun temizliğini, inceliğini görünce hayır diyemedim.
Zeytin odunu yanan fırında pişen pideleri genç bir kız servis ediyor. Pideleri üzerinde tereyağı ile getirdi. Aman efendim aman…. Bu nefaset nasıl anlatılabilir ki. Hamur kıvamı, sertliği, pişme süresi, malzemenin lezzeti, kokusu kendine hayran bıraktı. Hesabı öderken ustaya teşekkür ettim, bir numara olduklarını bilircesine olgunlukla gülümsedi. Gerçekten çeşitli pidecilerde yediklerimden daha fazla beğendimi söyleyebilirim.

Koçarlı’dan çıkınca geldiğim yolu geri dönüp Aydın il merkezine gelmek yerine Germencik yönünde devam edip, İzmir için otobana giriş yapabiliyorsunuz. Yalnız ben bir hata yaptım siz yapmayın diye hatırlatmakta yarar var sayıyorum. Otoban girişine dönüş için trafik ışıkları var. Germencik’ten tam gaz gelip size yanan yeşilde karşı taraf beklerken, hemen sapağa gireyim istiyor insan. İşte bu 90 derecelik dönüşte araç spin atabiliyor, yan yan savrulabiliyorsunuz.
Hızınızı yavaşlatıp sola yanaşarak ağır hareket etmek daha güvenli dönüş sağlayacaktır. Malum yol yapan araçların lastik basınçları yükselince yere temas noktaları daha az oluyor. Buna bir de sahra tozunu yere indirmiş yağmurlarla asfalt üzerinde emisyon gibi birikmiş toz tabakasını eklerseniz fren mesafesi uzayabiliyor. Bu tecrübenize etrafı açık otobanda aşırı rüzgârda yol alırken araç yüzeyinin muhatap olabileceğini itmeyi eklemeniz yararlı olabilir.

Çevrede gezilip görecek yerler
Aydın iline komşu, İzmir, Manisa, Muğla, Denizli illeri bulunuyor ve Aydın denizden 60 metre yükseklikte yer alıyor. Kuzeyde Aydın, Güneyde Menteşe dağları ile çevrili Büyük Menderes havzası içinde bulunan il ve çevresi, zengin su kaynakları nedeniyle bereketli topraklara, ılıman bir iklime sahip. Aynı zamanda Söke, Balat, Aydın, Koçarlı gibi ovalarda bereketli çok çeşitli ürünler yetiştiriliyor.
Aydın’a 76 km uzaklıkta bulunan Bozdoğan, 86 km uzaklıkta ki Buharkent, 38 km mesafede ki Çine, 25 km uzaklıkta ki Germencik, Aydın’ın 10 km batısında İncirliova karakteristik özellikler taşıyor.
Aydın ili Doğusunda 87. km de ise Karacasu, dolaysıyla Aphrodisias antik kenti bulunuyor. İlin 56 km güneyinde Çine havzası içinde Alinda antik kenti, Aydın’ın 18 km doğusunda bölgenin en büyük kestane pazarının kurulduğu, kestanesiyle öne çıkan Köşk görülmeye değer eserler barındırıyor. Turizmin göz bebeği Kuşadası, tatilcilerin yaz rüyası Didim, Kuyucak, Nazilli, Söke ve Nysa antik kentini barındıran Sultanhisar, Yenipazar, Milet, Çine ilçesi Karya kentlerinden biri olan Alabanda antik kenti, İl sınırları içinde birbirine yakın görülesi güzellikte merkezler.
Koçarlı’nın 30 km güneyinde Amyzon (Mazın), Eski Çine’nin 6 km Batısında Gerga, Ortaklar Beldesi yakınlarında Magnesia, Didim yakınında Miletos, Söke’nin 18 km güneyinde Myus, Yenipazar ilçesi 5 km doğusunda Orthasia, Bozdoğan Çamlıdere köyü 7 km kuzeyinde Piginda, Söke’ye 12 km mesafede Prienne, Kuşadası kuzeyinde Pygela, ile Aydın il merkezine bir km uzaklıkta ki Tralleis antik kentlerini gezmek isterseniz epey bir süre Aydın il sınırları içinde kalmaya mecbur kalabilirsiniz.
Çevre gezilerinde Ocak ayından sonra üç dört ay boyunca yörede yapılan deve güreşlerine hazırlanmış süslü ve bir o kadar da haşmetli develer görüyorsunuz.


Alabanda Antik Kenti
Çine Çayının 10 km batısında Doğanyurt (Araphisar) köyünde bulunan Alabanda Karya kentlerinden biri. Karya dilinde Ala at, banda arış anlamına geldiği için Kral Kar’ın oğlu Alabandos’un at yarışı kazanması üzerine kente bu isim verilmiş. Alabanda ören yeri gezisinde iki mabet, çift diazomalı tiyatro, kent meclisi, kent kapısı, Helenistik ve Roma dönemlerinden kalma kuleli sur, halk meclisi binası, Apollon tapınağı, agora, su kemerleri ve lahitler görülebilecek kalıntılar arasında yer alıyor.

Nysa Antik Kenti
Sultanhisar ilçesi içinde yer alan Kayra’nın Nysa antik kenti, iki bölümden oluşuyor. Dik bir boğazın iki yanına kurulmuş kenti ikiye bölen sel yatağının batısında gymnasion, Kuzeyde Bizans yapı kalıntısı ve Roma dönemi iki katlı kütüphanesi bulunuyor. Kütüphanenin Kuzeyinde kabartmaları ile dikkat çeken 10 bin kişilik iyi korunmuş durumda ki antik tiyatro görülebiliyor. Tiyatronun taşınabilir sahnesi altında büyük bir havuz olduğu, deniz savaşlarını yansıtan sahnede burası su ile doldurulduğu belirtiliyor. Sel yatağının doğusunda ise Odeon ve bouleuterion yer alıyor. Sultanhisar-Nysa günümüzde bereketli narenciye bahçeleri, zengin pazarı ile de ünlü. Sultanhisar-Nysa Kültür ve Sanat Festivali 26-28 Nisan’da yapılıyor.
     


Ayasofya Mz.
Altınoluk

Bördübet
Cunda Adası
Cunda Adası Pazarı
Cunda'da Taverna

Alaçatı
Gökçeada
Kerpe
Pembe Kayalar
Rumeli Feneri
Garipçe Köyü
Vatozlar
Çayağzı Köyü
Suuçtu Şelalesi
Uluabat Gölü
Ortaköy
Sultanahmet Myd.
Kapalı Çarşı
Mısır Çarşısı
Çiçek Pazarı
Hayvanat Bahçesi
Pamukkale
Pamukkale Eğlence
Karaca Arboretum
Sarıyer Börekçisi
Turşucu Hacı Salih
Pulculuk
Filateli'de Sanat
Asım Can Gündüz
Tanker Yangını
Dondurma Show

 
Saat Kuleleri
Kuş Cennetleri
Antikalar
Fotoğrafçılık
Halılarla Türkiye

Yol Boyu lezzet

Kartpostallar
Köprüler
Deve Güreşi
Kuş Sarayları
Kaleler
Bacalar
Deniz Fenerleri
Zil Dünyası
Hediyelikler
Sembollerle Anadolu
Çeşmeler
Kapalıçarşı
İstanbulun Heykelleri

 
Sağlık
Denizin Sırları
Mangal Kömürü
Patchwork
Yumurta Şapkası
Çerez Haritası
Turşu
A La Minute
Yel Değirmenleri
Bal
Dilimizdekiler
İstanbul Boğaz Geçişi
Kum Midyesi
Dekorlar
Yapılacak İşler
Hırka-i Şerif
Kutsal Emanetler
Sigortalı Hayat
Türk Hamamı
BlueJean Çanta
Cephe Kaplama
Kumaş Klasiği
Pat Pat
Sebastian Bach Konseri
Çarpıcı Resimler
Korkuluklar
Mavi Yolculuk

Kamp - Karavan
Damla Sakızı
Mısır Çarşısı
Pulculuk (Filateli)
Neşejoy Fashion Line
Masal Butikler
Bogaz Turu
Deniz Malzemesi
Dalış ve Vurgun
Antikacılar Pazarı
Çukurcuma Zamanı
Horhor Antika Çarşısı
Şapkacı Madam Katia
Piknik Alanları

Kent Kuşları
Zeki Müren Sergisi
Sarımsak Baş Tacı

Kahveler Çaybahçeleri
Pera'nın Heykelleri
Pera Duvar Resimleri
Pazarlar
Kızkulesi Gezisi
Levrek ve Tarihi
Dev Gemiler
Çiçeklerin Bakımı
Guguklu Saatler

Karpuzun Faydaları
Dondurma
YürüYORUM 1

YürüYORUM 2
Dekoratif Hediyelikler
Haydarpaşa Garı
Kubbe İstanbul
Kurabiye Fırınları

 
çorba&zeytinyağlılar, sebzeli,etli,yumurtalılar hamur işleri&pilavlar, balıklar, tatlılar...
Mezeler&Salatalar
Balık Yemekleri
Köfteler&Köfteciler Peynirler Ekmekler&Fırınlar
Karides Yemekleri
Lezzet Turu

 
Şarap, Likör Yapımı,
kokteyller
 

Kitaplık >>
Atatürk Evleri

büyütmek için TIKLAYINGezi yazarı fotoğraf sanatçısı ve gazeteci Haluk Özözlü'nün 18.200 km. yol katederek fotoğrafladığı çok geniş kapsamlı bir çalışma. Kitabı seçkin kitapçılarda bulabilirsiniz.

Anıtkabir Müzesi
Anadolu Med. Mz.
Topkapı Sarayı
Ayasofya Müzesi

Antalya Müzesi

Efes Müzesi
Side Müzesi
Ihlamur Kasrı
Yerebatan Sarnıcı
Dolmabahçe Sarayı
Beylerbeyi Sarayı
İst. Arkeoloji Müzeleri
Mevlana Müzesi
Gelibolu Mevlevihanesi
Sağlık Müzesi
Kariye'nin Müzesi

Lokomotif Müzesi
Sadberk Hanım Müzesi
Rahmi Koç Sanayi Mz.
Pera Müzesi
T.D.İ. Merkezi

Yesemek Açık Hv. Mz.
İst. İtfaiye Müzesi
İş Bankası Müzesi
Beşiktaş JK Müzesi
Madame Tussauds Mz.
Özdilek Balmumu Mz.
Boukoleon Sarayı İstanbul Sirkeci Garı Tekfur Sarayı Müzesi Atatürk Arboretumu Beykoz Mecidiye Kasrı

Gülse Birsel
Hülya Koçyiğit
Tülin Şahin
Vatan Şaşmaz
Çağla Şikel
Aysun Kayacı
Tan Sağtürk
Gülşen
Doğkan
Nil Karaibrahimgil

Bu sayfalarda günlük yaşamdan komik kesitler bulabilirsiniz.