BEYKOZ MECİDİYE KASRI MÜZESİ - İstanbul
Osmanlı döneminde Dolmabahçe ve Beylerbeyi Saraylarından önce yaptırılan Beykoz Mecidiye Kasrı İstanbul Boğazı'nın Hünkâr İskelesi mevkiinde yer alıyor.
Boğazın ilk kagir ve yeni üslupta inşa edilmiş kasrı olup, mimari özellikleri sanatsal özellikler barındırıyor.
Beykoz Mecidiye Kasrı Sultan Abdülmecit için Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa tarafından 1845 yılında yaptırılmaya başlanmış ve paşanın ölümüyle 1854 yılında oğlu Sait Paşa tarafından tamamlanıp padişaha hediye edilmiş. Günümüzün gözde ziyaret ve seyir mekanı müze alanı ziyaretçilerini bekliyor.




Denizden başlayarak kat kat bahçelerle yükselen peysaj düzenlemesine sahip yapı Korupark'ın zirvesinde panoramik manzaraya sahip. Yapıldığı ilk yıllarda sultan tarafından günlük konaklamalarda sonraki yıl ve dönemlerde yabancı devlet ağırlamalarında kullanılmış. 19. yüzyıl uygulamalarına güzel bir örnek teşkil eden kasrın cephe kaplamalarında İtalya'dan getirtilen özel kaplama taşları ile yerli mermer kullanılmış.

İki katlı yarı kâgir ve simetrik düzene sahip olan kasrın ön cephesi neo klasik tarza sahip.
Kasrın sultan II. Abdülhamit döneminde çekilmiş olan fotoğraflarında, varaklı mobilya takımları ile Hereke kumaş dokumalarından döşeme ve perdeler, Baccarat vazoları, kristal şamdanlarıyla zengin şekilde döşenmiş olduğu görülüyor.
Kasrın içi de çok değerli renkli somakilerle tezyin edilmiş.
Beykoz Mecidiye Kasrında ek olarak padişah mahiyetindeki memurları, hademeleri için odalar, mutfak, dağ hamamı ve karşısında küçük köşk, su deposu, limonluk, kümes, kuşluk, güvercinlik gibi servis ile yaşam birimlerinin kısmen bugüne ulaşmamış olsalar da arşiv bilgilerinde inşa edildikleri belirtiliyor.
Sultan Abdülaziz'in yaz aylarında sıklıkla kullandığı, Boğazı seyrettiği kasırda Beykoz çayırında düzenlenen güreşleri izler, Yuşa Tepesine ayrılan yolun karşısında bulunan Tokat Köyünde ki av korusunda avlanırmış.

Mecidiye Kasrı'nın kullanımı ve Müze olarak ziyarete açılması
Saltanat yapısı olan kasır, padişahlar ve misafirler tarafından kullanıldıktan sonra kent dışında temiz havaya sahip konumu itibariyle, önceleri Darü'l-eytem yetimler yurdu, 1920'li yıllarda trahomlu göz hastaları için hizmet vermiş, 1953 yılında prevantoryum haline getirilmiş. 1963'te bu defa kasır kapatılan prevatoryum yerine Beykoz çocuk ve Göğüs Hastalıkları Hastanesine dönüştürülmüş.
23 Aralık 1997 tarihinde TBMM Milli Saraylara bağlanarak korunmaya başlanmış, 2010 yılında başlayan restorasyon 2016 da bitirilerek 11 Nisan 2017 de müze olarak ziyarete açılarak hizmete girmiş.















Beykoz Mecidiye Kasrı bahçesinde ücretsiz otoparka aracınızı bırakıp, kahvaltı yapabileceğiniz, yemek yiyebileceğiniz açık ve kapalı bölümleri olan zengin bir kafeterya hizmet veriyor.
Müze ve bahçesi, Pazartesi dışında her gün 09.00 ila 17.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.
Mecidiye Kasrı 01 Ocak ve dini bayramların ilk günleri kapalı oluyor.
Giriş ücreti tam 10.00 TL, Öğrenci 5 TL, Bahçe bileti 5 TL. 65 yaş üzeri TC vatandaşlarına ücretsiz giriş. Müze Kartı geçerli değil, kesilen bilet iade edilmiyor.
Bahçede ve kasrın dışından fotoğraf çekilebilirken kasır içinde cep telefonu da dahil her türlü çekim için TBMM'den izin almak gerekiyor.
Kasır içi gezi için gelenlere elektronik gezi aparatı veriliyor, yürüyüş için yol halıları dışına çıkılmaması isteniyor. Gezi öncesi ayakkabılara galoş takılıyor.
Bahçe ve rıhtımda profesyonel çekim ve etkinlik için Tel no: 0212 236 90 00
Kasrı gezecek olan grup rezervasyonları için Tel no: 0212 327 26 26

 
© 2019 KASIM, Sihirlitur'daki tüm yazılar ve fotoğraflar
Haluk Özözlü'ye aittir, alıntı yapılamaz, izinsiz kullanılamaz.