|
Yazı
ve Fotoğraflar: Haluk Özözlü
|
80'li
yıllardan 2000'li yıllara bir dönemin en çok aranan mankeni, top modeli,
kapak kızı
Merve
İldeniz
Dönemin
ünlü mankeni ile podyum dışında üç kez çalışma imkanım oldu, bunlardan
birincisi Merve İldeniz'in mankenliğe ilk başladığı yıllarda gerçekleşti.
Hürriyet Gazetesi Yazı İşleri nereden akıllarına geldiyse Türkiye'de
ki "köfte" çeşitlerini ele alıp gazetenin ikinci sayfasına
bir hafta sürecek yazı dizisi sipariş etmişlerdi. Konu ilginç geldi
fakat konuya estetik katmak için güzel yüzlere ihtiyaç vardı.
Defilelere, magazin röportajlarına bakan muhabir arkadaşıma konuyu
açtım yardımcı olmasını istedim. Merve İldeniz ve Aylin Arasıl isimli
mankenlerle randevu alındı ve çekimleri yaptım.
O yıllarda henüz açılmamış olan Cevahir alış veriş merkezinin civarında
buluşup gazetenin aracıyla çekim yerine gitmiştik. Hiç tanımadığım,
samimiyetimin olmadığı bir kişinin en güzel yüz mimiğini çekebilmek
için inceliyor, bakış açısını bulmaya çalışıyordum ne yalan söyleyim
işin en zor tarafı da buydu ama kolay atlattım.
 Daha
mesleğin ilk yıllarındaydı, düzgün fiziği, simetrik yüz hatları, deklanşör
sesiyle verdiği pozu,
kompozisyonu söylemeden değiştirmesi gibi yetenekleri ile işini yapan
bir profesyonel bir modeldi. Kendisini hiç bir defilede izlememiş
olmama rağmen defilelerin aranan mankeni olmayı da kısa sürede başarmış,
hatta defilenin en vurucu, merakla beklenen parçası veya gelinlik
modellerini kendisi giyer olmuştu. Gazete ve dergilerde defile haberlerinde
gazeteye girecek fotoğraflar hep onun taşıdığı parçalar olurdu. Foto
muhabirleri en çok onun giydiği kıyafetleri çekerlerdi. Modacıların
birinci mankeniydi.
Merve İldeniz, özgüveni yüksek derin dekolteleri, transparanları cesaretle
giyerdi. Hatta defileye çıkacak olan manken kadrosu seçiminde bile
etkiliydi.
Merve İldeniz ile ikinci çalışmam 90'lı yılların ilk yarısı 92 belki
de 93 yıllarına rastlamıştı, bu defa fotoğrafları Hürriyet Gazetesinin
pazar eki SHOW dergisi için kullanılacaktı, iş yine sipariş işti yine
ilginçti. Bu defa ki röportajda ülkemizde silikon taktıran ünlüler
konusu işlenecekti.
Bayan muhabir arkadaşım ile Nişantaşı taraflarında buluşup yine kapalı
alanda kısıtlı imkanlarla çekimi tamamlamıştım. İlk çekimde yüz ifadesinde
masumluk yanında bir de mahzunluk hissetmiştim, aynı mahzunluk bu
defa sanırım silikon ameliyatının duyguları ile devam ediyordu ya
da bana öyle gelmişti.
Aradan bir süre daha geçti sanırım 93 belki de 94 yılına gelmiştik.
Bu defa bayan muhabir arkadaşım ile Suadiye taraflarında bir ev çekimi
yapmıştık. Stüdyo yoktu, ışık yoktu, aksesuar yoktu, zaman yoktu.
Yine de işim pratik geçmişti. Artık ağızımı açık şöyle dururmusun,
bunu yaparmısın dememe bile gerek kalmamıştı, gördüğümü çekiyordum.
Hepsi de gazeteye dergide kullanılabilecek güzel fotoğraflar oluyordu.
Her zaman ki gibi çektiğim fotoğrafların en iyilerini seçip gazeteye
veriyor, mükerrer kareleri, kullanılmasını istemediklerimi kendim
arşivliyordum. Sayfada görünen 90'lı yıllarda çekilmiş olan fotoğraflarla
manken Merve İldeniz'in gardırobundan hepsi kendisine ait kıyafetleriyle
bir demet.
|
|
